Çarşamba, Mart 30, 2005

U.H.E. GERÇEĞİ !...

herşey bir akşam msn'e bağlanamama durumunun gerçekleşmesi ile başladı.. sıradan msn sorunlarından birisidir heralde diyip üstelemedim... yarım saat kadar sonra tekrar denedim.. tekrar girmiyordu. bu gün msn'e giremeyeceğim galiba diyip... site üzerinden maillerime bakmak istedim.. ama bir türlü şifre mi kabul etmiyordu... çok stresli dakikalar beni bekliyordu. şifre denemeleri sonuçsuz idi.. ne yapsam ne etsem derken... bir yandan diğer mail adresimle msn'e girip... aklıma gelen tüm arkadaşları ekleyiverdim.. onlara durumu anlatıyordum... diğer yandan ise "gizli-soru-gizli-cevap" kombinasyonları deniyordum ama hiç birşekilde giremiyordum... ulaşamadığım garanti olduktan sonra... artık kuşkulu-komplocu dakikalar başlamıştı... şüphelendiğim kişiler... ortamlar adına fikirler üretmeye başlamıştım.. kimler neden ve niçin ben tarzında... karar almıştım... bundan sonra güvenliği.. ve şifresel olaylarımı en üst noktaya çekecektim... ama yine de hotmail ile mailleşmeyi düşünüyordum... geri alabilirim anlamında... ertesi gün bununla ilgilenecektim...

ertesi gün oldu... akşama kadar denemelere deva mediyordum ama malesef... malesef gitmişti mailim... yapacak birşey yoktu üstüne soğuk bir su içmek dışında...

ta ki... akşam eve gelip büyük umutsuzluk ile son kez deneyene kadar... oturum açılmıştı !.. şok olmuştum... tüm komplolar o an tuz-buz olmuştu... meğerse bir süreliğine olmuştu benim biricik mail adresim... çok şükrettikten sonra... insanı zaaflarımı kıramayıp... bu süreci ilginç bir stres-atma şakasına dönüştürmeye karar verdim... evet yapacaktım. bu olayla eş zamanlı olarak veri sahibi olan herkesle bu şakayı paylaşacaktım... kısacası hacklenme olayının... bir yanılgı şeklinde devam etmesini istedim... tabi çok alakasız öğelerle değil... bizzat şakayı.. şaka sürecinde farkedebilmeleri adına oynayacaktım.. farkedeni kenara çekip... sus-payı verip devam edecektim...

msn-avatarımı "simsiyah" yaptım... siyahı çok sevdiğimi... genelde hep siyah giyindiğimi biliyorlardı bir çok kişi...

nickimi HACKED BY U.H.E. yaptım... en güzel olay buydu... uhe'nin ne demek olduğunu merak edip... belki ekşisözlüğe bakan olabilir diye oraya gidip uhe adına bir başlık bile açmıştım... buradan tüm gizemini görebilirsiniz uhe'nin.. http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=uhe
uzakdoğu filmlerini sevmemden dolayı.. ilgim olan bir film vardı. House of the flying daggers... türkçemizde Parlayan Hançerler olarak sunulsa da asıl kaynağı filmin içinde geçen Uçan Hançerler Evi çetesine aitti.. onu kullanmak istedim bir çete ismi olarak :)
hatta anetteki imzam resmen filmden alınan bir diyalog idi :)))

geri kalan şey sürecin ne zaman nasıl sonlanacağına dair bir senaryo yazmak idi...
sözde çok amaçlı bir takımdık UHE olarak... ve Neo'nun anetteki katılımları esnasında birilerini kızdırdığını... kızan şahısların UHE ile bağlantıları olduğundan dolayı ona böyle bir ceza verip... aslında daha derinde neo'nun cezasını çekerken.. bir anlamda UHE'yi besleyeceğini... kısaca onu hem cezalandırıp hem de maşa olarak kullanacaklarını yazdım fikirsel olarak :) cezanın yaptırımı ise bir Neo'nun anetteki imzasına.. ve nickinin yanına grup ismini eklemesi idi... şakanın çok uzun sürmemesi adına da bunu 29 ekim cumartesi'ye kadar sınırlandırmıştım.. o bile mesajdı aslında.. cumhuriyet.. bir anlamda özgürlük :))

tüm hazırlıktan sonra.. çok amacı bol kahkahalı şaka sürecini başlattım online olurken..
bundan sonrası ise tüm gerçekliği ile aşağıdaki msn kayıtlarında gizli..
hiç bir arkadaşımı bu şakadan dolayı rencide etmemek... ifşa etmemek adına... nicklerini sakladım.. arkadaş diyip numaralandırdım...

bu kişiler.. hacker ile sohbet eden kişiler... bir çok kişi ise bu olaydan sonra o adresimi bloklayıp... hatta silmişler :) o da ayrı mizah oldu bana... en tuhafı da normal ben olarak arkadaşlarla şaka sürecinde bu olayın huzursuzluğunu konuştuğum dakikalar idi... olay büyümesin diye hep geçiştirmeye çalıştım o sohbetleri :))
beni hem eğlendiren... hem de yerimde durdurmayan olay ise kimsenin şüphelenmemesi.. en ufak bir araştırmaya girmemesi :) gerek ip adresinden gerek sohbetlerde yer yer geçtiğim ince dalga adına gerek tüm o bilinçli ayarlanmış öğeler adına ben kesinlikle birisinin bunu yüzüme vuracağını düşünüyordum cumartesi gelmeden :) ama olmadı. sadece anette bir kişi... o da msn arkadaşım değil... bir başkasının "uhe nedir" sorusuna sözlükten bakıp bir filmin içinde geçen birşey diye cevap vermişti...

böyle bir şakaya benim ihtiyacım vardı açıkcası... monotonlukların yıkılması adına... msn sorunu ortaya çıkınca planlayıverdim.. eğer birilerini üzüp kızdırdıysam... şimdiden çok özür dilerim... msn adresim gitti diye benim için düşünen tüm arkadaşlara ise teşekkürler ederim... ben güzel bir anı olarak kalacağına inanıyorum bunun..

Hiç yorum yok: